{ "title": "Bağışıklık Sistemi Hastalıkları", "image": "https://www.bagisiklik.gen.tr/images/bagisiklik-sistemi-hastaliklari.jpg", "date": "21.01.2024 21:44:24", "author": "Meftune Akpolat", "article": [ { "article": "
Bağışıklık sistemi hastalıkları, bağışıklık sistemi vücudu dışarıdan gelen yabancı maddelere karşı koruyan, özel hücre ve dokulardan oluşmuş bir sistemdir. Canlıda gelişebilecek hastalıklara karşı koruyucudur. Bağışıklık sistemi tümör hücrelerini tanıyarak yok eden bir fonksiyona sahiptir. Vücudu ayrıca soğuk algınlığı, grip gibi daha birçok hastalığa karşı koruyan ve mükemmel çalışan bir sistemdir.

Bağışıklık sistemi zayıfladığında, fonksiyonel olarak işlemediğinde ortaya çıkan tıbbi durumlar bağışıklık sistemi hastalıkları olarak tanımlanır. Bağışıklık sistemine bağlı gelişen birçok hastalık bulunmaktadır ve hastalıklarda yaşanan belirtiler neredeyse hemen hemen aynıdır. Bu nedenle kesin teşhis için zaman kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Bağışıklık sistemine bağlı gelişen en yaygın hastalıklar Tip1 diyabet, Lupus Eritematoz ve Çölyak hastalığıdır.

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Tip1 diyabet: Vücudu dışarıdan gelen faktörlere karşı korumakla yükümlü olan bağışıklık sistemi, herhangi bir nedenden dolayı fonksiyonunu yerine getiremediğinde kendi içindeki hücreleri yabancı olarak algılayarak, bu hücrelere saldırır ve hücrelerin tahrip olmasına neden olur. Bu durum karşısında otoimmum hastalıklar ortaya çıkar. Bu hastalıklardan biri de Tip1 diyabet hastalığıdır. Herhangi bir nedenden dolayı harekete geçen bağışıklık sisteminde yaşanan tahribat %80'in üzerine çıktığında hastalığın belirtileri yaşanmaya başlanır.

Tip1 diyabet belirtileri nelerdir?
Tip1 diyabet tedavisi nasıl yapılır?

Tedavide temel düzenli beslenme, egzersiz ve eğitimdir. İdeal şeker seviyesini korumak için gün boyunca hastanın yediğine, içtiğine dikkat etmesi gerekir. Hayat biçiminde yapılan değişimler hastanın kendini daha iyi hissetmesini sağlar. Tip1 diyabet vücutta her organı etkileyen ve yaşam boyu süren bir hastalıktır. Doktor tedavi için hastaya özel tedavi planları sunar

Çölyak: Hastalık bağışıklık sisteminde gerçekleşen problemlerden dolayı gelişen bir hastalıktır. Bazen yıllarca sinsi bir şekilde ilerleyerek hiçbir belirti göstermez. Bazen tipi belirtilerle başlayabileceği gibi bazen çok hafif dereceli belirtiler yaşanabilir.

Çölyak belirtileri nelerdir?
Çölyak her yaş grubunda görülebilen ancak tanısı oldukça zor olan bir bağışıklık sistemi hastalığıdır. Yaşan belirtiler hastalığın başka hastalıklarla karıştırılmasına neden olabilmektedir. Hastalık insan yaşamında ciddi değişimlere neden olabilen bir hastalık olduğu için erken tanı ve tedavi çok önemlidir.

Çölyak tedavisi nasıl yapılır?

Çölyak hastalığının tedavisinde amaç nedeni ortadan kaldırmak ve hastalık nedeniyle yaşanan eksiklikleri yerine koymaktır. Vücutta alerjiye yol açan glüten içeren gıdalardan uzak durmak tedavinin ilk adımıdır. Çölyak hastalığı tedavisi özel bir beslenme programına dayanır. Hastalık başladığı zaman tamamen tedavi edilemez. Kişi ile yaşam boyu devam eder. Buğday, çavdar, arpa gibi tahıllar içeren besinlerden kaçınmak gerekir. Çölyak tanısı konulduktan sonra diyetisyen tarafından kişiye özel bir beslenme programı oluşturulur.

Lupus: Vücudun savunma mekanizmasının bozulması ile meydana gelen bir bağışıklık sistemi hastalığıdır. Hastalık ile akciğer, kalp, böbrek, beyin ve deri gibi alanlarda iltihap gelişir. Hastalığın birden çok belirtisi vardır ve sistemik bir hastalık olmasının nedeni vücudun farklı alanlarını etkilemesidir.

Lupus belirtileri nelerdir?
Lupus tedavisi nasıl yapılır?

Hastalığın tedavisi hastanın yaşı, cinsiyeti ve hastalığın oluştuğu alana bağlı olarak değişir. Tedavide ilk amaç hastalığı şiddetini azaltmak ve belirtileri ortadan kaldırmaktır. Lupus hastalığı tedavisinde bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlardan yardım alınır. Bu ilaçlar hastada ishal, mide bulantısı ya da kusma gibi yan etkilere yol açabilir. Tedaviden başarılı sonuç alabilmek için tedavinin düzenli ve planlı bir şekilde ilerlemesi gerekir. Doktorun uygun gördüğü zamana kadar tedaviye devam edilmeli ve tedavi kesinlikle yarıda bırakılmamalıdır. Hastalığı tamamen tedavi etme şansı oldukça düşüktür.
" } ] }